16 Mayıs 1919 Cuma öğleden sonra..
Bandırma Vapuru Mustafa Kemal’i 9.Ordu Müfettişi olarak Samsun’a götürmek üzere Galata Rıhtımının biraz açığında bekliyordu..
Mustafa Kemal, o sırada Galata Rıhtımında gördüğü manzarayı ve Bandırma Vapurunda olanları Falih Rıfkı Atay’a şöyle anlatacaktı:
“Baktım ki rıhtıma yanaşmış olacağını sandığım vapur, uzaklardadır. Sandallarla vapura gittik. Kaptana yola çıkmak için emir verdimse de Kızkulesi açıklarında muayeneye tabi tutulduk.Birkaç ecnebi zabit ve askeri bizi yoklayacaklardı. Muayene uzayıp gitti…
Mustafa Kemal İtilaf Devletleri subaylarının gemide silah ve cephane aradıklarını öğrendiğinde arkadaşlarına dönüp Dolmabahçe önlerinde demirli yabancı zırhlıları göstererek şöyle dedi:
“BU SERSEM ADAMLAR İŞTE BÖYLE. YALNIZ DEMİRE VE SİLAH GÜCÜNE DAYANIRLAR. MADDEDEN BAŞKA BİR ŞEY BİLMEZLER. BAĞIMSIZLIK VE ÖZGÜRLÜK UĞRUNDA SAVAŞA KARARLI BİR ULUSUN KUDRET VE GÜCÜNÜ ANLAMAKTAN ACİZDİRLER. BİZ SİLAH VE CEPHANE DEĞİL, ÜLKÜ, İNANÇ DOLU KAFA GÖTÜRÜYORUZ.”